Yenilenebilir Enerjiye Geçişin Çevreye Faydaları:

Günümüzde fosil yakıt kullanımı iklim değişikliğinin başlıca nedeni; sera gazı salınımları sıcaklıklarda ciddi artışlara yol açıyor. Yenilenebilir enerji kaynaklarına (güneş, rüzgar, hidroelektrik vb.) geçiş, karbon emisyonlarını önemli ölçüde azaltır. Güneş ve rüzgar gibi temiz enerji kaynaklarının yaygınlaşması, hem sera gazı salınımını düşürür hem de enerji arz güvenliğini artırır. Bu sayede hava kirliliği azalır ve daha sağlıklı bir yaşam ortamı oluşur çevre korunduğu gibi halk sağlığı da olumlu etkilenir.

• Karbon emisyonunun azalması: Yenilenebilir enerji kullanımı fosil yakıtlara göre çok daha düşük karbon ayak izi oluşturur.

• Enerji güvenliği ve bağımsızlık: Yenilenebilir kaynaklar yerli olduğu için dışa bağımlılığı düşürür ve arz güvenliğini güçlendirir.

• Ekonomik tasarruf: Güneş ve rüzgar enerjisi gibi teknolojilere yatırım, uzun vadede enerji maliyetlerinizi düşürür.

• Temiz çevre ve sağlık: Daha az fosil yakıt kullanımı, kirli emisyonları azaltarak nefes aldığımız havayı ve içtiğimiz suyu temizler.

Ayrıca yenilenebilir enerji, şirketler için de fırsatlar sunar. Alternatif enerji yatırımları şirketlerin karbon ayak izini düşürür, kurumsal itibarlarını güçlendirir ve uzun vadede daha rekabetçi olmalarını sağlar. Dünya genelinde şirketler, temiz enerji çözümlerine yönelmenin hem çevre hem iş yapma açısından kazançlı olduğunu görmektedir

Avrupa ve Türkiye’nin İklim Anlaşmaları:

Türkiye’nin de ticaret yaptığı AB ve küresel platformlardaki iklim planları, yenilenebilir enerji dönüşümünü destekliyor. Avrupa Birliği (AB), 11 Aralık 2019’da açıkladığı Avrupa Yeşil Mutabakatı (AYM) ile 2050 yılına kadar karbon-nötr kıta olmayı hedefliyor. AB İklim Yasası kapsamında, 2030’da sera gazı emisyonlarını en az %55 oranında azaltmak ve 2050’de net-sıfır hedefine ulaşmak planlanıyor. Bu hedefler doğrultusunda AB, enerji, sanayi, ulaştırma, tarım ve finans gibi tüm sektörleri kapsayan köklü düzenlemeler yapıyor.

Türkiye de bu çerçevede adımlar atıyor. Ekim 2021’de Paris İklim Anlaşması’na taraf olan Türkiye, 2053 yılına kadar net-sıfır karbon emisyonlu ekonomi hedefini ilan etti. Bu bağlamda, Türkiye’deki firmalar da AB standartlarına uyum sağlamak üzere yenilenebilir enerji kullanımını artıracak planlar yapmak durumunda kalacak. Örneğin, Avrupa’nın uygulayacağı Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması ile AB’ye ihracat yapan şirketlerden karbon salınımı azaltımı istenecek. Dolayısıyla 2050 ve 2053 hedefleri ışığında, şirketler yakın gelecekte enerji portföylerini önemli ölçüde temiz kaynaklara kaydırmak üzere planlama yapıyor.

Kobinerji ile Yenilenebilir Enerji Dönüşümünü Hızlandırın:

Kobinerji olarak biz de sizlere bu temiz enerji dönüşümünde destek oluyoruz. Yenilenebilir enerjiye geçiş, büyük yatırımlar gerektirse de geleceğe güvenli ve ekonomik faydalar sağlar. Bizimle; işletmenize uygun güneş veya rüzgar enerjisi projeleri geliştirebilir, enerji verimliliği çözümleri uygulayarak karbon ayak izinizi düşürebilirsiniz. Örneğin:

• Danışmanlık Hizmetleri: Kobinerji olarak yenilenebilir enerji projeleriniz için teknik ve finansal danışmanlık sunuyoruz.

• Kurulum ve Destek: Güneş panelleri, rüzgar türbinleri gibi sistemlerin tasarımı ve kurulumu ile bakım hizmetleri sağlıyoruz.

• Enerji Verimliliği Çözümleri: İşletmenizin enerji tüketimini optimize edecek analiz ve uygulamalar yapıyoruz.

  
  

Bu adımlarla işletmeler, enerji maliyetlerini azaltırken aynı zamanda çevre dostu bir vizyon kazanır. Kobinerji olarak, yenilenebilir enerji projelerinizle hem bütçenize hem de  çevremize katkı sağladığınızı görüyoruz. Siz de bu dönüşüme katılarak geleceğin temiz enerjisine yatırım yapabilir, karbon salınımını azaltırken kurumsal itibarınızı güçlendirebilirsiniz.

Birlikte harekete geçelim: Daha temiz bir çevre ve sürdürülebilir bir gelecek için şimdi aksiyon zamanı. Kobinerji olarak, bu yolculuğunuzda yanınızda olmaktan mutluluk duyarız.